Asperger Sendromu
|Asperger Sendromu
Arkadaşlar bazı çocuklarımız yüksek IQ değerine rağmen sosyal yaşantılarında iletişim kurmada çok büyük problemler yaşıyorlar. Çocuğunuz iletişim sorunu yaşıyorsa Doç Dr. Koray Karabekiroğlu ‘nun Asperger Sendromu ile ilgili yazdığı bu yazıyı okumanızı tavsiye ederim.
Asperger sendromu nedir?
Asperger sendromu yaklaşık 200 ergenden birinde görülür. Erkeklerde yaklaşık 8 kat daha sıktır. Çok farklı alanlarda psikososyal sorunlar yaşanabilir. Asperger sendromu olan ergenler ve erişkinler dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB), öğrenme bozukluğu, zeka geriliği, kişilik bozukluğu, atipik psikoz gibi pek çok farklı tanıyla takip ediliyor olabilir ve Asperger sendromu tanısı atlanabilir. Genellikle dil gelişim alanlarında sorun yaşanmaması ve zeka düzeylerinin normal olması nedeniyle tanının konması onlu yaşlardan sonra olmaktadır. Asperger sendromunda, diğer yaygın gelişimsel bozukluklarda görülen belirtilere benzer şekilde sosyal etkileşim alanlarında, karşılıklı sözel ve sözel olmayan iletişim alanlarında sorunlar olabilir. Basmakalıp ilgi alanları ve davranışlar görülebilir. Öte yandan Asperger sendromunda şu sorun alanları sık görülür:
- Hareket sistemi (motor) becerilerinde sorunlar. Motor gelişim basamaklarında gecikme görülebilir. İnce motor becerilerinde sorunlar, sakarlık, hantallık görülebilir. Kollarını sallamadan ve hafif toplallarcasına, tipik bir yürüyüş stili gösterebilirler.
- Konuşma ve aksan sorunları. Ses tonunu ayarlama güçlükleri, konuşurken aşırı ve uygunsuz iniş-çıkışlar gösterebilirler. Monoton bir ses tonuyla konuşabilirler. Gramer hataları yapabilirler. Zamir ve edatları yanlış kullanabilirler.
- Dil becerileri sorunları ve konuşulanları anlama güçlükleri. AS’li bireyler sözcüklerin temel ve somut anlamlarına takılabilirler, mecaz ifadeleri anlamayabilirler. Soyut kavramları, atasözlerini, deyimleri, esprileri yanlış anlayabilir ya da kendilerince yükledikleri anlamlarla kullanabilirler. Konuşma sırasında karşılarındakilerin sözel olmayan tepkilerini (mimiklerini, jestlerini, vb.) anlamakta güçlük çekebilirler ya da basmakalıp bir biçimde anlayabilirler (ör, “ağlıyorsa üzülmüş demektir” gibi).
- Bilişsel işlev sorunları. Özellikle zihinselleştirmede zorluk yaşarlar. Görsel olarak ifade edilmedikçe anlamayabilirler. Özetleme becerileri düşüktür. Gereksiz ayrıntılara takılabilir, konunun özünden sapabilirler. Problem çözerken amaca yönelik ve çözüme odaklı davranmayabilirler. Konunun bütününü görmekte zorluk çeker, belirli parçalara takılıp kalabilirler.
- Belirli ilgi alanlarında aşırı yoğunlaşabilirler. Genelde günlük hayatta bir işlevi olmasa da belirli konularda yoğun araştırma içine girebilirler. Özellikle taksonomi (sınıflandırma) ile ilgilenirler ve bilgileri ezbere dayalı olur. Örneğin, hayvanların latince isimlerini ezberleyebilir, bir kentin telefon numaralarını, tren saatlerini kolaylıkla akıllarında tutabilirler.
- Duyusal hassasiyetleri olabilir. Yüksek seslerden, çeşitli dokulardan, parlak ışıklardan aşırı bir rahatsızlık duyabilirler.Öte yandan, dokunsal uyaranlardan çok zevk alabilirler (ör, masaj, sarılma, öpme, vs.).
Asperger sendromu olan bireyler çoğunlukla toplum içinde farklı olarak görülmezler.
Pek çok Asperger sendromu olgusu ancak yakın ilişki içinde farklı olarak algılanabilir ve genellikle “garip”, “acayip”, “değişik” gibi sıfatlarla anılırlar.
Çoğu Asperger sendromu olgusu kendindeki farklılıkların farkındadır.
Sosyal ilişkilere çok fazla girmemekten genellikle rahatsızlık duymazlar.
Ergenlik dönemlerinde zamanlarının çoğunu bilgisayar karşısında geçirmeyi tercih ederler.
Sosyal becerilerinin yetersiz olması nedeniyle, sosyal etkileşime zorlandıklarında genellikle rahatsızlık duyarlar.
Sosyal işelvselliklerindeki yetersizlik kendilerinden çok ailelerini rahatsız eder.
Bu yetersizlikler ergenin ailesine daha faza bağımlı yaşamasına neden olur.
Karşı cinsle ilişkileri kısıtlıdır ve flört içeren tutum ve davranışları uygulamakta oldukça zorlanırlar.
Tüm bu temel belirtilere ek olarak eşlik eden psikiyatrik bozukluklar sıkça görülür. Özellikle dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB) Asperger sendromuna eşlik edebilir. Asperger sendromu olan ergenlerin yaklaşık üçte birinde DEHB tanısı da konur (Klin ve Volkmar, 1997).Özellikle belirli konulara dikkatlerini aşırı yoğunlaştırır, diğer alanlara dikkatlerini kaydırmakta zorluk yaşarlar. AS’li bireylerde anksiyete bozuklukları ve depresyon da normal topluma göre daha sık görülür (Klin ve ark., 2000). Özellikle Asperger sendromu olan ergen büyüdükçe ve kendisindeki farklılıkları fark ettikçe, arkadaşları tarafından dışlandığını gördükçe depresif belirtileri artabilir. Asperger sendromu olan ergenler akranları tarafından çok sık alaya ve aşağılanmaya maruz kalırlar. Akranları arasında yaşadıkları sorunlar okula uyumlarını ve akademik işlevselliklerini de oldukça olumsuz etkileyebilir.
Asperger sendromuna sıklıkla eşlik eden bir diğer psikiyatrik bozukluk da takıntı bozukluğudur (obsesif kompulsif bozukluk) (OKB). Asperger sendromu olan beş ergenden birinde OKB tanısı konabilir (Klin ve ark., 2000). Ancak bazı Asperger sendromu özellikleri OKB ile karıştırılabilir. Örneğin, bilişsel katılık, günlük rutin aktivitelere sıkı sıkıya uyma, kısıtlı ilgi alanları obsesif belirtilere benzeyebilir. Bazı Asperger sendromu olan ergenler kendi kalıp yargılarına ve rutin alışkanlıklarına aşırı bağlı olabilirler ve ebeveynleri ile ciddi çatışmalar yaşayabilirler. Bu tutumları karşıt olma/karşı gelme bozukluğunda olduğu gibi bir klinik görünüm oluşmasına yol açabilir. Asperger sendromu olan bireylerde görülen sosyal içe kapanıklık ve bilişsel hatalar bazen şizofreninin bulguları ile karışabilir ve yanlışlıkla şizofreni tanısı alabilirler. Son yıllarda yapılan çalışmalar Asperger sendromu olan bireylerin normal topluma göre daha fazla şizofreni geliştirdiği düşüncesini desteklememektedir. Erişkinlik dönemlerinde yaşadıkları sorunlar Asperger sendromunun belirtileri olsa da erişkinlik çağında şizofreni ile özdeş olabilmektedir.
AS tedavisinde çeşitli eğitim modulleri kullanılabilir (Mesibov ve ark., 2001; DuCharme ve McGrady, 2003). Örneğin, sosyal beceri eğitimi sürecinde belirli sosyal durumlar yaratılır. Asperger sendromu olan ergenin sosyal durumları değerlendirme ve uygun yanıtları seçme ve diğerlerinin niyetini, duygularını tahmin etme, yorumlama becerileri geliştirilir. Sosyal ortama, duruma giriş ve çıkışta uygulanabilecek sözel ve davranışsal yöntemler üzerine çalışılır. Ses tonunu ayarlama teknikleri üzerinde durulur.
Bağımsız yaşama becerileri eğitimi ise özellikle Asperger sendromu tanılı ergenlerin ebeveynleri için de hayati bir öneme sahiptir. Mesleki beceriler, araba kullanma, toplumsal kaynakların kullanımı gibi konular ele alınır. Eşlik eden psikiyatrik sorunlar için (örneğin, dürtüsel davranışlar, depresif belirtiler, takıntılar, dikkat sorunları, vb.) ilaç tedavileri kullanılabilir. İlaç tedavilerinin etkinliği ve yan etkileri Asperger sendromu olan bireylerde çeşitli farklılıklar gösterebilir. Örneğin, metilfenidat tedavisine yanıt daha düşük olabilir ve agresif belirtilerin ortaya çıkma riski daha yüksektir. Antidepresanlar dürtü kontrol sorunlarını alevlendirebilir.
Asperger sendromu olan ergenlere yaklaşımda ebeveynlere ve öğretmenlere şu noktalar hatırlatılabilir(Williams, 1995):
- Asperger sendromu olan ergen için sürprizler içermeyen, öngörülebilir ve güvenli bir ortam sağlayın.
- Olası değişimleri (ör, öğretmen değişikliği, sıra değişikliği) en aza indirin.
- Günlük rutin etkinlikleri net bir şekilde tanımlayın.
- Yenilik öncesi (ör, yeni bir öğretmen, arkadaş, vb.) onu hazırlamaya çalışın.
- Diğer çocuklar tarafından alaya ve aşağılanmaya maruz kalmamasına özen gösterin.
- Olumlu davranışlarını, becerikli yönlerini destekleyin ve ödüllendirin.
- Özgüvenini destekleyecek sorumluluklar verin.
- Sosyal etkileşimi içeren etkinliklerde yol gösterici olun.
- Belirli sosyal durumlarda nasıl tepkiler vermesi gerektiğini ezberletebilirsiniz.
- Takıntılı bir şekilde bir konuya odaklanmasını kısıtlayın, gerektiğinde uyarın.
- Motivasyonunun düşük olduğu durumlarda onun ilgi alanlarına hitap ederek iletişime başlayabilirsiniz.
- Dikkatini yoğunlaştırabilmesine yardımcı olmak için görevleri daha küçük parçalara ayırın.
- Zamanını düzenlemede zorlukları olabileceğinden uzun süreçleri ödevler vermeyin.
- Sınıfta ön sıralarda oturtun ve olabildiğince onunla göz temasını sürdürün. Gerektiğinde onun katılımını beklemeden söz verin.
- Zaman zaman gerçekçi olmayan hayalleri ve düşünceleri olabilir. Özellikle birebir kaldığınızda gerçekleşmesi imkansız yaklaşımlarını sosyal ortamlarda ifade etmemesi konusunda konuşabilirsiniz.
- Hareket ve denge sorunları olabileceğinden zorlanacağı ödevler vermemeye özen gösterin. Yarışmacı spor etkinliklerinden daha çok bireysel becerilerini geliştirebileceği sporlara yönlendirin.
- Sınavlarda ya da ondan istenen bir ödevde yönergelerinizi olabildiğince net iletin ve anlayıp anlamadığını kontrol edin.
- Onun bireysel becerileri ve ilgi alanlarını dikkate alan mesleki beceriler edinmesi konusunda yardımcı olun.
- Bazı konuları anlayamaması ve inatlaşması sizi zaman zaman sinirlendirebilir, sabrınızı taşırabilir. Bu tür duygulara karşı hazırlıklı olun.
- Duygusal dalgalanmalarını, dikkat düzeyini, uyku ve iştahını, agresyon düzeyini izleyin ve not alın. Gerektiğinde psikiyatrıyla paylaşın.
- Çevresel stres etkenlerinden kolaylıkla etkilenebildiklerini unutmayın. Örneğin, okulda bir kavga yaşandığında diğer öğrencilerden çok daha fazla etkilenebilir ve anlaşılmaz tepkiler verebilir. Bu nedenle stresin yoğunlaştığı dönemlerde onu daha dikkatli gözleyin.
- Öğrenme aşamasında görsel materyalleri ve uygulamalı etkinlikleri daha çok kullanın. Örnekler verin, modeller geliştirin, önce birlikte yapın.