Çocuklar Sokak Oyunlarıyla Tanışsın
|Çocuklar Sokak Oyunlarıyla Tanışsın
Arkadaşlar Psikolog Serap Duygulu’nun yazısını sizlerle paylaşıyorum.
Modern çağın ve gelişen teknolojinin çok olumlu yanları olduğu bir gerçek. Bununla beraber hayatımıza getirdiği olumsuzlukları da yaşıyoruz. Özellikle çocuklarımızın hayatlarını önemli ölçüde değiştirdiğini göz önünde bulundurmak gerekiyor.
Bu değişim aslında iki taraflı bir değişim oldu. Önce mahallelerini ve sokakları çocukların ellerinden aldık, sonra onları bilgisayar oyunlarıyla tanıştırıp odalarda ekran başına mahkum ettik. Bu sadece anne baba olarak bizim sorumlu olduğumuz bir durum değil elbette. Bu duruma gelmemizde pek çok etken söz konusu çünkü sorun aslında gelişen teknolojiyle beraber tüm dünyanın ortak sorunu.
Son yıllarda yapılan araştırmalar özellikle İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük kentlerde yaşayan çocukların yaklaşık olarak %30 oranında fiziki güç kaybı yaşadıklarını gösteriyor. Çocuklar, koşmuyor, zıplamıyor, tırmanmıyor, toprakla ve ağaçla buluşmuyorlar. Asılma, tutunma, sıçrama, dengede durma duyguları ve becerileri bu açıdan eksik, tam gelişmemiş olarak kalıyor. Kullanmadıkları potansiyel ise bir süre sonra fiziki güç kaybı olarak ortaya çıkıyor. İşte sokaklar, çocukların oyun oynayacağı yeşil alanlar o nedenle çok önemlidir.
Çocukların hem çocukluklarını yaşamaları bakımından, hem bilgisayar oyunlarına olan bağımlılıklarının önüne geçmek açısından, hem de biriktirdikleri enerjiyi harcamalarını sağlamak adına oyun oynamaları son derece yararlı bir eylem. Üstelik sokak oyunları çocukların sosyalleşmelerini de sağlıyor. Birebir yüz yüze iletişim özellikle çocuklar açısından son derece önemli. Bu tip oyunlar bir anlamda çocukların gelecekteki toplumsal kimliklerinin oluşmasında çok önemli bir işleve sahip. Çocuklar oyun vasıtasıyla diğer arkadaşlarıyla iletişim kurmayı ve sosyalleşmeyi öğreniyorlar.
Çocukların sokak oyunlarına yöneltilmelerinin olumlu ve olumsuz yönleri birkaç farklı etkenle birlikte değerlendirilmelidir. Çocuklar dış alanlarda oynamalıdır çünkü açık alanlarda fiziksel faaliyetlere bağlı olarak vücut daha fazla enerji yakar, çocukların kasları ve kemikleri güçlenir, direnç kazanır,daha fazla oksijen alırlar ki bu vücudun daha fazla oksijenle dolması demektir. Tüm bunlar ise özellikle çocuklarındaki iştahsızlıktan yakınan anneler için ilaç niteliğinde sonuçlar getirir. Çocukların iştahı açılır, uykuları düzene girer. Vücutlarındaki negatif elektriği akıttıkları için sakinleşir ve daha huzurlu olurlar.
Aynı şekilde dışarıda oyun alanlarında oyun oynayan çocuklar yeni ortamlara ve insanlara daha çabuk uyum gösterirler, toplumsal ilişkilerde daha girişken ve sosyal bireyler olurlar. Bir ekibe ait olma bilinci kazanarak örgütlü hareket etme, grup çalışmalarına katılma, grubun içinde kaybolmadan kendisi olarak varlığını sürdürebilme gibi görünmez ama çok önemli beceriler geliştirirler.
Ancak diğer taraftan çocukların oyun oynayabileceği alanların sınırlı olması, hatta bazı bölgelerde neredeyse hiç olmaması nedeniyle çocukların güvenle oynayabileceği yerler yok ve bu durum çocukların sadece dört duvar arasında kısıtlı oyunlar oynamalarına yol açıyor. Oysa çocukların bol harekete ve değişikliğe ihtiyaçları var. Anne babaların çevre şartlarından başka insanlara olan güvensizliğini de göz önünde bulundurmak gerekiyor. Çocuklarımızı gönül rahatlığıyla sokakta oyun oynamaya bırakabileceğimiz günler maalesef özellikle büyük şehirlerdeki anne babalar için geride kaldı. Daha küçük yerlerde hala birbirine olan yakınlık ve bağlılık bozulmadığı için ve hala kalabalık aile yapısı sürdüğü için çocuklar daha şanslılar. Herkesin herkesi tanıdığı böyle yerlerde çocuklar güvenle mahallelere, oyun alanlarına ya da bahçeye bırakılabilirler.
Sokak oyunları aslında geleneksel kültürümüze de ait olan bir yapı. Bu bakımdan hem unutulmamalarını sağlamak, hem de çocukları ekran başındaki sanal dünyadan uzak tutmak amacıyla bu tür oyunlara yönlendirmek yararlıdır. Böylelikle var olan oyunlara ek olarak onlar kendi oyunlarını da yaratacak ve hayatın bir provasını yapma şansı elde edeceklerdir.
O nedenle kar da yağsa, rüzgar da esse, çocukların sokakta oynamalarına, sokakla ve toprakla buluşmalarına izin verin: Emin olun evde dizinizin dibinde olduğundan daha fazla hasta olmayacaklar.