Öğrencisine İlham Veren Eğitimcilere İhtiyacımız Var
|Öğrencisine İlham Veren Eğitimcilere İhtiyacımız Var
Arkadaşlar Adem Güneş’in yazısını sizlerle paylaşıyorum.
Birçok anne baba, çocuklarının “saçmalamasından” rahatsızdır…
“Sıra dışı” bir şey söylemek, gereksiz bir vakit kaybıdır ülkemizde…
“Dünya dönmese ne olur baba?” diye soran çocuğuna kimse tutup da “Aaa… Ne güzel bir soru bu böyle… Dur bir araştırıp cevabını sana vereyim” demek yerine “Saçmalama be!” en kestirme cevaptır geleneksel eğitimimiz içinde…
Eğitime önem veren(!) bir ebeveynse “saçma” sorunun muhatabı, “Abuk sabuk işlerle uğraşacağına, otur ödevini yap da…” tavsiyesi marifet sayılır… Sıra dışı düşününce değil, ödevini yapınca çocuğun gelişeceği öğretilmiştir ülkemizde yetişkinlere…
Hâlbuki “saçmalamak” diye aşağılanan “zihinsel performansa”, bilim dünyası, “sıra dışı düşünme becerisi” diyor…
Saçmalamaması için susturulan çocuklar, sıra dışı düşünme becerisini yitiren çocuklardır…
Eğitimcinin eğitilmiş ve eğitim kurumlarının hazır olması lazımdır ki öğrencisinden “Hocam muz kabuğundan plastik üretsek sağlıklı yaşama katkı sağlayabilir miyiz? sorusunu duyduğunda “Harika bir fikir… Haydi biraz muz kabuğu toplayalım da plastik üretelim…” diyebilsin…
Sakın bana “Saçmalama hocam! Muz kabuğundan plastik üretilir mi?” demeyin…
2014 yılında Koç Lisesi öğrencilerinden 16 yaşındaki Elif Bilgin, “muz kabuklarının biyoplastik üretiminde kullanılması” projesi ile “Google Science Fair” yarışmasında “Yeni Buluş, Amerikan Fen Ödülü”ne layık görüldü…
Evet, yanlış okumadınız, muz kabuğundan biyoplastik yapmaktan bahsediyor 16 yaşındaki Elif Bilgin… Ve bu düşünceye Google, “Saçmalama!” diye susturmak yerine, Amerikan Fen Ödülü’nü veriyor…
Yeni yüzyılın eğitimcileri, “çarpım tablosunu en hızlı ben öğretiyorum” diye övünmesi yerine, sıra dışı düşünme becerilerinin geliştirilmesinde “ilham verici” yanları ile öne çıkıyor…
İşte örnek: Bosna’da bir Türk Okulu’nda matematik öğretmeni olan Aydan Meydan, bu yıl Google tarafından dünyanın “en iyi ilham veren öğretmeni” seçildi…
Bu müthiş bir şey…
Bir yandan öğrencisini “saçmalama” diye susturan geleneksel eğitimciler, diğer yandan öğrencisine bilimsel üretkenlikte “ilham verenler”…
Ülkemizin böylesi eğitimcilere ihtiyacı var…
Çocuklarımızın kendisinden ilham aldığı öğretmenlere ihtiyacı var…
Eğitimcilerin “bir çocuğa ilham vermek ne demektir” diye öğrenmeye ihtiyacı var…
Merak ettim, Google’a baktım, acaba öğretmeninden ilham alan öğrenciler hangi sıra dışı projeler geliştirmiş diye… Yüzüm kızardı… Klasik eğitimle yetişmiş ben, 14 yaşındaki çocukların geliştirdikleri projelerin bırakın ne olduğunu anlamayı, okumakta zorluk çektim…
İşte size Google tarafından ödüllendirilmiş birkaç saçma(!) proje. Takdir sizin:
“Tavuk etini ızgarada pişirmeden önce marine etmek heterosiklik aminlerin oluşumunu azaltabilir mi? (Lauren Hodge, 14 yaş, Amerika)
“Mor ötesi ışığın fenolik bileşenler gibi alelokimyasal üretimindeki etkisi, ayçiçeği yapraklarının sızıntı sular ve gündüzsefasının bu sızıntı sulara tepkisi nedir? (Shaun Lim Hsien Yang, 14 yaş, Singapur)
“İyi titreşimlerin, çok frekanslı temassal sesi kullanarak işitme kaybı olan kişilerin müzik deneyimlerini iyileştirmesi mümkün mü? (Jonah Kohn, 14 yaş, Amerika)
Dedim ya, takdir sizin…